Silah Bırakan Terör Örgütleri: Türkiye Süreci Neden Farklı?
Dünya

Silah Bırakan Terör Örgütleri: Türkiye Süreci Neden Farklı?


21 May 20255 dk okuma8 görüntülenmeSon güncelleme: 02 June 2025

Dünyada birçok terör örgütünün silah bırakma süreçleri yaşanırken, Türkiye'deki sürecin farklılıkları dikkat çekiyor. İbrahim Varlı'nın Birgün gazetesindeki yazısında, bu farklılıkların nedenleri ve çözüm önerileri detaylı bir şekilde ele alınıyor. Yazıda, IRA, ETA ve FARC gibi örgütlerin silah bırakma süreçlerindeki başarıları ve başarısızlıkları incelenerek, Türkiye'deki sürecin "yanlış iliklenen düğme" gibi olduğu vurgulanıyor.

Dünyadaki Örnekler ve Türkiye'nin Farkı

Dünyadaki silah bırakma süreçlerinde genellikle birçok ülke garantör ve gözlemci rolünü üstlenirken, Türkiye'deki süreçte arabulucuların, tarafların ve gözlemcilerin olmaması önemli bir eksiklik olarak değerlendiriliyor. Bu durum, sürecin şeffaflığını ve güvenilirliğini zedelerken, taraflar arasındaki iletişimi de zorlaştırıyor. İbrahim Varlı'nın yazısında, bu eksikliklerin giderilmesi için somut adımlar atılması gerektiği belirtiliyor.

  • IRA (İrlanda Cumhuriyet Ordusu): İngiltere hükümeti ile yapılan uzun müzakereler sonucunda silah bırakmıştır.
  • ETA (Bask Ülkesi ve Özgürlük): İspanya hükümeti ile yapılan görüşmeler neticesinde silah bırakma kararı almıştır.
  • FARC (Kolombiya Devrimci Silahlı Kuvvetleri): Kolombiya hükümeti ile yapılan barış anlaşmasıyla silah bırakmıştır.

Bu örneklerde, uluslararası aktörlerin ve arabulucuların rolü büyük önem taşırken, Türkiye'deki süreçte bu türden bir destek mekanizmasının olmaması, sürecin başarısızlıkla sonuçlanmasına zemin hazırlıyor.

"Yanlış İliklenen Düğme" Metaforu

İbrahim Varlı, yazısında Türkiye'deki süreci "yanlış iliklenen düğme" metaforuyla açıklıyor. Bu metafor, sürecin başından itibaren yapılan hataların, ilerleyen aşamalarda daha büyük sorunlara yol açtığını ifade ediyor. Özellikle, sürecin şeffaf olmaması, taraflar arasındaki güvensizlik ortamını körüklemesi ve uluslararası destek mekanizmalarının devreye sokulmaması gibi faktörler, sürecin başarısızlıkla sonuçlanmasına katkıda bulunuyor.

Varlı'ya göre, sürecin yeniden rayına oturtulabilmesi için öncelikle yanlış iliklenen düğmelerin düzeltilmesi gerekiyor. Bu da, taraflar arasında güvenin yeniden tesis edilmesi, şeffaflığın sağlanması ve uluslararası destek mekanizmalarının devreye sokulması anlamına geliyor.

Türkiye'deki silah bırakma sürecinin dünyadaki örneklerden farklı olması ve "yanlış iliklenen düğme" metaforuyla açıklanması, sürecin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini gösteriyor. Taraflar arasındaki güvenin yeniden tesis edilmesi, şeffaflığın sağlanması ve uluslararası destek mekanizmalarının devreye sokulması, sürecin başarıya ulaşması için atılması gereken önemli adımlar olarak öne çıkıyor. Aksi takdirde, Türkiye'deki süreç, diğer örneklerde olduğu gibi başarılı bir şekilde sonuçlanma olasılığını kaybedebilir.