Mehmet Altan'dan Şok Analiz: Rusya ve ABD'de Neler Oluyor?
Dünya

Mehmet Altan'dan Şok Analiz: Rusya ve ABD'de Neler Oluyor?


04 June 20255 dk okuma7 görüntülenmeSon güncelleme: 10 June 2025

Gazeteci ve yazar Mehmet Altan, 13 yıl önce kaleme aldığı bir yazısında, stratejistlerin o dönemde öngöremediği iki önemli gelişmeyi ele alıyor: Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri'nde yaşanan değişimler. Altan'ın bu analizi, günümüzdeki olaylara ışık tutması açısından dikkat çekici.

Rusya'nın Yükselişi ve Batı'nın Yanılgısı

Mehmet Altan, yazısında Rusya'nın o dönemde Batı tarafından hafife alındığını, ancak ülkenin giderek güçlendiğini belirtiyor. Batı'nın Rusya'yı sadece bir enerji tedarikçisi olarak görmesi büyük bir yanılgıydı. Rusya, ekonomik gücünü kullanarak askeri ve siyasi nüfuzunu artırmaya başladı. Altan'a göre, bu durum Batı'nın stratejik hesaplarını alt üst edecekti.

Rusya'nın bu yükselişi, Soğuk Savaş sonrası dönemde Batı'nın tek kutuplu dünya düzeni hayallerini suya düşürdü. Ülke, uluslararası arenada daha aktif bir rol oynamaya başlayarak, kendi çıkarlarını koruma konusunda kararlı bir duruş sergiledi. Bu durum, özellikle Orta Doğu ve Doğu Avrupa gibi bölgelerde Batı ile Rusya arasında rekabetin artmasına neden oldu.

Amerika'daki İç Çalkantılar ve Dış Politikaya Etkileri

Altan'ın analizinde dikkat çektiği bir diğer nokta ise Amerika Birleşik Devletleri'ndeki iç çalkantılar. Ekonomik krizler, toplumsal kutuplaşma ve siyasi istikrarsızlık gibi faktörler, Amerika'nın dış politikadaki etkinliğini azaltıyordu. Altan'a göre, Amerika'nın kendi iç sorunlarıyla boğuşması, dünya genelinde bir güç boşluğu yaratacaktı.

Amerika'daki bu iç çalkantılar, özellikle Ortadoğu'da yaşanan gelişmelerde kendini gösterdi. Ülkenin bölgedeki geleneksel müttefikleriyle ilişkileri zayıflarken, yeni aktörlerin ortaya çıkmasına zemin hazırlandı. Bu durum, bölgedeki dengeleri değiştirecek ve yeni çatışma alanları yaratacaktı.

Öngörülerin Günümüzdeki Yansımaları

Mehmet Altan'ın 13 yıl önce yaptığı bu analiz, günümüzdeki olaylarla büyük ölçüde örtüşüyor. Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı ve Amerika'daki siyasi kutuplaşma, Altan'ın öngörülerinin ne kadar isabetli olduğunu gösteriyor. Bu durum, stratejistlerin geleceği öngörme konusunda ne kadar zorlandıklarını bir kez daha ortaya koyuyor.

Altan'ın analizi, küresel siyasetin karmaşıklığını ve öngörülemezliğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Rusya ve Amerika'daki değişimlerin dünya üzerindeki etkileri, önümüzdeki yıllarda da hissedilmeye devam edecek. Bu nedenle, Altan'ın bu analizi, günümüzdeki olayları anlamak ve geleceğe yönelik stratejiler geliştirmek için önemli bir kaynak niteliğinde.